7 Şubat 2014 Cuma

Ve dağlar yankılandı - Khaled Hosseini

İlk yazım kitapları beni çok etkileyen yazarlardan biri için olsun: Khaled Hosseini. Bu kitabı yeni bitirdim.Kitap okuyanlar bilir her kitap bir şeyler bırakır okuyan kişinin kalbine.Her kitapta içinize hitap eden,kendinizi bulduğunuz bir kahraman bulunur ve özellikle her kitapta bittikten sonra beyninize dönen bir kaç cümle yer alır.Bende burada beni etkileyen kısımlarını paylaşmak ve kitabı incelemek için bu yazıya başladım.Şimdi kitaba geçecek olursak;

Kitabın başlangıç cümlesi Mevlana'dan.Başlangıç cümlesiyle zaten gönlüme girdi, benden  tam puan aldı ancak kitabın konusu da bir o kadar etkileyici.

Kitap birbirinden ayrılan iki kardeş üzerinden giden ancak kardeşlerin hayatına giren diğer kişilerin yaşamlarından da bize birer kesit sunan bir konuya sahip.Her birinin hikayesi farklı,her birinde farklı yönlere vurgulama yapmış yazar.Kardeşler Abdullah ve Peri,babaları Sabır'ın Peri'yi Afganistan'ın başkenti Kabil deki varlıklı bir aile olan Wahdati'lere vermesiyle birbirlerinden ayrılırlar.Peri annesi Nina Wahdati ile Paris'e gider,babası Süleyman'da felç olduğu için şoför ve aynı zamanda Peri'nin amcası Nebi ile birlikte Kabil de kalır.Peri'nin evlatlık verilmesi Nebi aracılığıyla olur.Nebi uzun zaman bu sorumluluğun yükünden kurtulamaz hatta bu nedenle Peri'ye mektup yazar.Peri mektuptan haberdar olup tüm olanları öğrenir ve abisini ziyarete Amerika'ya gider.Ancak abisi çoktan hastalanmıştır ve hafızası çok kötüleşmiştir. Peri yine de abisiyle vakit geçirir ve iki kardeş bu şekilde buluşurlar. Abdullan hastalğını öğrendiği ilk gün kardeşinin ona verdiği tüylerin bulunduğu teneke kutuyu Peri'ye verilmesini istediği bir not yazar. Abdullah'ın kızı bunu bulur ve Peri'ye verir.Kitap Abdullah'ın kızının Peri'ye babasıyla küçükken oynadıkları kötü rüyaları çıkarıp atılması ve güzel rüyaların verilmesi oyununu yapması ve Peri'nin rüyasında abisini görmesiyle sonlanıyor.

Yukarıda kısaca bir özet vermek istedim.Bana göre kitabın temel konusu bu ancak kitap bolca da  yan hikaye içermekte.Bu yan hikayelerden hepsinde çıkarılacak dersler olduğunu düşünüyorum.
Bu hikayede en dikkat çekici kısımlardan biri benim için İdris'in yaşadığı iç savaştı. Afganistan da insanların neler yaşadığını gördükten sonra içinde yaşadığı ikilemler bence herkesin mutlaka yaşadığı cinstendi.Mesela evine sinema sistemi yaptırdığı için önce kendinden utanıyor,bu parayla Afganistan'a okul yaptırabileceğini söylüyor eşine.Eşi de kendini suçlamamasını,yaptırdıklarını hak ettiklerini söylüyor ve üzülmek yerine insanlara yardım edebileceğini söylüyor.Ancak hepimiz gibi o da bir insan olduğu için zamanla yaşadıkları, aklındakiler uçup gidiyor.Normal yaşantısını dönüyor.Afganistan  yardım etmeye söz verdiği küçük kız Roşi için başhekimle konuşmaya gittiğinde başhekimin olumsuz yanıtı sonrasında içinin rahatlaması da bunu gösteriyor.

Ben her okuduğum kitapta dikkatimi çeken kısımların altını çizerim.Bu kitapta altını çizdiklerim:

  1. Öğrendiğim bir şey varsa , o da şu : Bir başkasının yüreğini,yüreğinden geçenleri yargılarken kişi bir miktar da olsa alçak gönüllülükten ve yardımseverlikten nasibini almış olmalı.( Nebi , sayfa 110)
  2. Yaşamında bir amaç bul ve ona göre yaşa , derler.Ama bazen , ancak yaşayıp bitirdikten sonra yaşamımın bir amacı olduğunu fark edersin , bu da genellikle hiç aklında olmayan bir amaçtır.Şimdi , artık görevimi tamamladığımdan , kendimi hedefsiz , başıboş hissediyorum.(Nebi ,  sayfa 128)
  3. Kabil...Kilometrekareye binlerce trajedi düşüyor. ( Timur , sayfa 159)
  4. İdris başıyla tamam diyor.Ev sineması onun fikri , epeydir istediği bir şey.Ama şimdi utanıyor bundan.Kendini bütün bunlardan, Jason Speer denen adamdan, yeni dolaplarla bakır çaydanlık rengi parkelerden, çocukların 160 dolarlık yüksek konçlu lastik ayakkabılarından, yatak odasındaki saten yatak örtülerinden, Nahil'le birlikte bu tür şeylerin peşinden koşarken sergiledikleri gayretkeşlikten kopuk hissediyor.Hırslarının meyveleri şu an ona öyle önemsiz,saçma geliyor ki.Kendi yaşamıyla Kabil'de buldukları arasındaki zalim eşitsizliği çarpıyor yüzüne.(İdris , sayfa 163)
  5. Bazen de bu yokluk öyle duru, öylesine mahrem bir yakınlıkta ki yüreğini hoplatıyor.(Peri , sayfa 188)
  6. Peri şuna inanıyordu: Babası hayatta olsaydı, burada, yanında bulunsaydı, kendisini çok daha "bütün,tamam" hissederdi.(Peri , sayfa 188)
  7. Peri, matematiksel doğruların hüküm sürdüğü, keyfilikten ve belirsizlikten muaf bir alanın insanı rahatlattığını söyledi.Yanıtlara erişmenin zor olduğunu ama bulunabileceğini bilmekte rahatlatıcıydı.Onlar orada, tebeşirin ucundaydılar, kara tahtaya yazılmayı bekliyorlardı."Bir başka deyişle, yaşamın tam tersine." dedi Peri. Julien "Yaşamdaki soruların yanıtları ya hiç yok ya da karman çorman." yanıtını verdi. (Peri-Julien , sayfa 203)
  8. Az kaldı ağlıyordun .İnkar etme.Seni gördüm.Bir forma için.Bir FORMA.Ta Pakistan'dan kalkıp buraya gelen , otobüsten iner inmez toprağımızda şu şeyle karşılaşan ailemin hissettiklerini bir düşün. (Gholam , sayfa 266)
  9. Markos, biliyor musun, insanların bu kadar geç anlaması çok tuhaf.İstedikleri şeylere göre yaşadıklarını düşünüyorlar.Yaşamlarına isteklerine göre yön verdiklerini.Oysa işin aslı, onları yönlendirenler, korktukları şeyler.İstemedikleri şeyler.(Odie , sayfa 342) 
  10. Nasıl ki güneşe beni ısıttığı için teşekkür etmiyorsam, anneme de beni terk etmediği için teşekkür etmek aklıma bile gelmedi.Bu dünyanın en doğal şeyiymiş gibi kabullendim, hatta bunu ondan bekledim.(Markos , sayfa 345)
  11. Babam hayattaki bütün güzel şeylerin narin olduğunu, bir anda uçup gidebileceğini söylerdi.(Peri ,sayfa 348)
  12. Oysa zaman cazibe gibi.Asla senin sandığın kadarına sahip değilsindir.(Peri , sayfa 386)
  13. Bense hep bir yokluk duyumsadım.Kaynağı olmayan muğlak bir sızı.Doktora neresinin ağrıdığını gösteremeyen, ancak canı acıyan bir hasta gibiydim.(Peri , sayfa 396)
Son olarak Peri ve Abdullah'ın ninnisi;



Benim kitap hakkındaki görüşlerim bunlar.Uzun uzadıya tüm hikayelere giremedim.Ama siz bana sizi en çok hangi hikayenin etkilediğini yazabilirsiniz.Yorumlarınızı bekliyorum.Kitap paylaşımlarım devam edecek.Tabi kitaplara film,dizi ve bilgisayar oyunları da dahil.Şimdilik herkese iyi okumalar :)

Not : Peri'nin matematik hakkındaki görüşlerini de yazdım çünkü bende şahsen bir matematikçi olduğum için ilgimi çekti.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder